20 dakikalık kesintisiz bir yürüyüş sonrası beyninizdeki olası değişime bir göz atın !

Önce emeklemeyi, sonra yürümeyi ve akabinde de konuşmayı öğreniriz insan yavrusu olarak. –  Muhtemelen varoluş/hayatta kalma açısından bir sıralama vardır kendi içinde.

Bisiklet ve arkasında da tren ile otomobilin keşfi, yürüme ihtiyacımızı azaltmış olsa da üzerinde hala kafa yorulması gereken bir mevzu  yürümek.

Şahsen, Lise/Ünv yılları sınav buhranlarını kendimi evden dışarı çıkıp şöyle bir yürüyerek atlatmaya çalıştığımı hatırlarım. – Hiç özlemediğimi not düşmeliyim o sınav depresyonunu. Galiba Fen-Matematik & Mühendislik öğrenci olmanın dayanılmaz hafifliği ! 

Sonrakı yıllarda, kafamı toparlamaya / “restart” etmeye ihtiyaç duyunca, kendimi yollarda bulmaya başlamıştım –  Hele bir de walkman’in hayatıma girmesi ile mevzu iyice renklendi benim için.

Kendimce sizi  daha çok yürümeye teşvik etmek için bu yazıyı kaleme almak istedim. Faydaları saymakla bitmese de, benim için başlıcaları:

• Sağlıklı yaşam,hareketlilik,kalori harcama malum zaten.
• Ücretsiz !
• Kimi zaman daha hızlı – Trafik tıkanıklığını dikkate alır isek.
• Pratik – park etme derdi yok !
• Çevreyi keşfetme olanağı – Çoğu zaman araba ile fark edilmeyen detayları görmek.
• Sosyalleşme – Tanıdık birileri ile karşılaşma ihtimali.
• Müzik dinlemek için altın fırsat.
• Toprak kokusu, yağmur çisesini hissedilmek.
• Anti-depresan bir nevi 🙂

İlave 20 dakika nasıl yürürüm diye düşünüyor musunuz şu an ? Yoksa “bakkala bile araba ile gitmek” hala en doğrusu mu? 😉